TESAM YAYINLARI

Elinizde tuttuğunuz bu kitap, bir “tanıtım metni”nin sınırlarını zorlamayı hak ediyor. Çünkü Kültür, Sanat ve Din, vitrinde duran bir kitap değil; okuyucusunu içeri davet eden, kolundan tutup düşüncenin derin sularına çeken bir çağrı metni adeta.

Kültür, Sanat ve Din, insanlık tecrübesinin üç kadim damarını aynı metinde buluşturuyor: anlam arayışı, estetik üretim ve inanç. Bu üçlü, tarih boyunca kimi zaman uyumla, kimi zaman gerilimle yan yana yürüdü. Elinizdeki eser, bu yürüyüşü romantize etmiyor; sorguluyor, karşılaştırıyor, yer yer itiraz ediyor. Gelenekle modernite arasındaki o ince hatta yürümekten korkmayan metinlerden oluşuyor. Çünkü hakikat, çoğu zaman konforlu yollarda bulunmuyor.

Bu kitapta hadislerin sanata etkisinden Yunus Emre’nin ahlâk merkezli hümanizmasına, Hoca Ahmed Yesevî’nin şiir dilinden Barış Manço’nun şarkılarındaki değer dünyasına kadar uzanan geniş bir düşünce haritası var. Rus edebiyatında Müslüman halkların temsili, Puşkin’in mistik yönü, modern dünyada başörtüsü tercihlerinin sosyolojik anlamı ve İslam dünyasında moda–din ilişkisi… Hepsi aynı sorunun etrafında dönüyor: İnsan, çağ değişirken anlamını nasıl korur?

Bu eser, sanatı yalnızca estetik bir üretim olarak görmeyen; dini yalnızca inanç alanına hapsetmeyen; kültürü ise donmuş bir miras olarak okumayan bir bakışın ürünü. Usta-çırak ilişkisinden modern bireyin kimlik arayışına uzanan çizgide, okuyucuya hazır cevaplar sunmak yerine sahici sorular bırakıyor. Çünkü bu kitap, öğretmekten çok düşündürmeyi, ikna etmekten çok uyandırmayı amaçlıyor.

Editör olarak bu çalışmada hedefimiz şuydu: Geçmişin hikmetini bugünün diliyle konuşturmak. Ne nostaljiye sığınmak ne de geleneği aşılması gereken bir yük gibi görmek… Burada gelenek konuşuyor ama fısıldamıyor; modernite sorgulanıyor ama kutsanmıyor. Metinlerin her biri, okuru zihinsel bir konfor alanından çıkarıp düşünsel bir yolculuğa davet ediyor.

Kültür, Sanat ve Din, akademik disiplinlerle sınırlı bir kitap değil; düşünen, sorgulayan, estetikle ve anlamla bağı olan herkes için yazıldı. Eğer siz de sanatın ahlâkla, kültürün inançla, modernliğin gelenekle konuşabileceğine inanıyorsanız, bu kitap tam da sizi bekliyor.

Rüzgâr yön değiştirir. Çağlar geçer. Ama insanın hakikat arayışı kalır.
Bu kitap, o arayışın izini sürenler için yazıldı.